Diğer Şiirler: Türk'ün Güreş Destanı - Rasim Köroğlu - Şair Rasim Köroğlu - Resmi Websitesi

Ara
İçeriğe git

Ana menü:

Diğer Şiirler: Türk'ün Güreş Destanı - Rasim Köroğlu

Diğer Şiirler
 
 
 
Öğrenmek istersen eğer güreşi,
Dolaşıp yurdumu gez bizim elde.
Bulunmaz güreşte Türkler'in eşi,
Yaşanmış destanı yaz bizim elde.
 
Ulaştık dünyada bir haklı üne,
Güreşle başlarız toya, düğüne,
Hazreti Hamza'dan geldik bu güne,
Pirlerden alınır giz bizim elde.
 
Koca Yusuf denen bir acı kuvvet,
Yeterdi cihana o Kara Ahmet,
Yağlanmış vücudlar, ayakta kıspet,
Yiğidin resmini çiz bizim elde.
 
Kızılcıklı Mahmut, Adalı Halil,
Kel Aliço'yu dersen ehil mi ehil,
Ustanın yanında kalınmaz cahil,
Yetişir çıraklar tez bizim elde.
 
Çıkınca meydana o Çolak Mümin,
Hasmının altında kayardı zemin,
Yenmedi kimseler ederim yemin,
Başkadır güreşte hız bizim elde.
 
Bir pehlivan görsen sorma nereli,
Araştır aslını bak Kurtdere'li,
Kırkpınar'da boy boy aslan sıralı,
Çöktürür rakibi diz bizim elde.
 
Şamdancı İbrahim, Kazıkçı Bekir,
Erlerin meydanı kalır mı fakir,
Çok Taşçı'lar çıkar Allah'a şükür,
Neler görürsünüz siz bizim elde.
 
Filiz Nurullah'tan Aydın Demir'e,
İdmanda mandayı gömdük çamura,
Uyar amma Hakk'tan gelen emire,
Varmaz güreşmeze kız bizim elde.
 
Hüseyin'dir adı bir Tekirdağlı,
Sevilmez mi güreş olursa yağlı,
Belinden kasnaklı, paçadan bağlı,
Pırpıta dönüşür bez bizim elde.
 
Ordulu Mustafa, Hüseyin Çokal,
Yiğidin elini tutamaz çakal,
Bilmezsen bunları etme hasbıhal,
Konuşma, ağzını büz bizim elde.
 
Gün gelince biz de geçtik mindere,
Albayrağı çektik hemen göndere,
Rakibin sırtını vurdukça yere,
Yükselir havaya toz bizim elde.
 
Dağıstanlı denen yiğit Mustafa,
Tutardı güreşte dünyaya kafa,
Bu nasıl sevgidir, bu nasıl vefa,
Gel de sen bu sırrı çöz bizim elde.
 
Mersinli Ahmet, Müzahir Sille,
Tevfik Kış, Bayram Şit, Gazenfer Bilge,
Yaşar Doğu ise tarihi belge,
Yanıyor meşale, köz bizim elde.
 
Hasan gemici ve Cemal Yanılmaz,
Acar, Bayrak, Ayvaz nasıl anılmaz,
Kartal, Doğan, Zafer zaten yenilmez,
Verilmez rakibe koz bizim elde.
 
Celal Atik, Yaşar Erkan bir nefer,
Çıktılar kürsüye bilmem kaç sefer,
Ali Yücel bir de Nureddin Zafer,
Oldular çorbaya tuz bizim elde.
 
Rakip mi dayandı İsmet Atlı'ya,
Çevirdi çoğunu yedi katlıya,
Bağlarız güreşi daim tatlıya,
Güldükçe gülüyor yüz bizim elde.
 
Ağırbaştı Dursun, Adildi Atan,
Hamit'i sorasan yırtıcı kaplan,
Hasan Güngör ile İsmail Ogan,
Güreştikçe verdi haz bizim elde.
 
Ahmet Ayık koltuk altı geçerdi,
Medved O'ndan köşe bucak kaçardı,
Saltosunu yiyen gökte uçardı,
Yarpardı hasmını kaz bizim elde.
 
Ali Rıza Alan, Muharrem Canbaş,
Mahmut Atalay'la Hüseyin Akbaş,
Bilek, Oktav, Nasuh temelden kardaş,
Seçilmez üveyle öz bizim elde.
 
Türküm söz söyletmem alın terime,
Kimse göz dikmesin benim yerime,
Sevgi, saygı, Mehmet Akif Prim'e,
Methiyeler yazsam az bizim elde.
 
Sebahattin Öztürk düşmezdi zora,
Reşit Karabacak vardı bir ara,
Rüzgardı minderde o Salih Bora,
Estikçe erirdi buz bizim elde.
 
Mahmut Demir derler devlerin devi,
Bünyesi sağlamdır, yüreği kavi,
Zekeriya Güçlü bulmuşken tavı,
Yürüsün bellidir iz bizim elde.
 
Pehlivan sözünden çıkmaz dışarı,
Unutmak mümkün mü Hakkı başar'ı,
Çoşturuyor Turan Ceylan beşeri,
Değmesin hiç nazar göz bizim elde.
 
Hamza'yı sorarsan bir yerli kaya,
Güldürdü yüzümü bak doya doya,
Pehlivan dediğin çekmez mi soya,
Hamuru, mayası öz bizim elde.
 
Unutma atanı, tanı dedeni,
Rahmetle anarız gelip gideni,
Duydukça bir ateş basar bedeni,
Vursun davul, zurna,saz bizim elde.
 
Gerçektir sözlerim, bulunmaz yalan,
Kusura bakmasın geriye kalan,
İşlemez gavurun kurduğu plan,
Kardeşçe yaşarız biz bizim elde.
 
Rasim'im yazdım bir güreş destanı,
Anmadan geçemem Koca Mestan'ı,
Günlerce dinletir nice insanı ,
Açılsa güreşten söz bizim elde.
 
Rasim Köroğlu
 
Güreş Hakemi Rasim Köroğlu
Güreş Hakemi Rasim Köroğlu
Rasim Köroğlu, Türkiye Güreş Federasyonu tarafından verilen "hakemlik lisansı"na sahipti. Bu lisans kendisine 18.01.1990 tarihinde verilmişti.